Safsatalar-I

 
Safsatalar-I Safsatalar-I

Doktor bilim insanıdır, olayları betimlemelidir, özel yaşamında tutarlı olmak zorunda değildir. Örneğin bir siyasetçi, “Eğer zenginlerin daha da zengin olmalarını sağlarsak, bu durumda para yoksullara doğru da akar ve onların yaşam standartlarını yükseltir” diyebilir. Çift uçlu hipotezler: Ekonomide veya psikolojide çift uçlu hipotezler şık gözükür ancak içi boş iddialardır, safsata sayılır. Derginin yöneticileri de bu araştırmayı yayımlamaya karar verdiler ancak tam bu sırada bu doktorun sigara içtiğini öğrendiler diyelim, araştırmayı yayımlamaktan vazgeçerler mi? Geçmezler. Bilimsel gerçek farklı bir şeydir, doktorun kişisel tercihi farklı bir şeydir. (2016) A’dan Z’ye Düşünmek. Doktor tutarlı olmalıdır safsatası: Bazen bir doktor hastasına sigarayı bırakmasını söyler, hasta da sigarayı bırakmaya karar verir. O seminerden sonra bu konuda yazı yazmaya karar verdim. Doktorun kişisel tercihlerine bakarak hastanın sigarayı bırakmaması tipik bir safsatadır. Çünkü doktorun söylemleri ve davranışları arasında bir tutarlılık bulunması şart değildir. olmak başarı değildir. ülke iken 34. Örneğin “Çocukluktaki aşırı doyum veya doyumsuzluk ileri yaşlarda ruhsal sorun yaratır” dersek çok şey söylemiş gibi gözükürüz fakat aslında hiçbir şey söylememiş oluruz. Doktor tutarlı olmak zorunda değildir. Ekim 2023’te Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi’nde safsatalar konusunda bir seminer izledim, güzeldi. Birkaç örnek sıralayalım:Kadın cinayetinde safsata: Bazı kadın katilleri mahkemede kendilerine niçin cinayet işledikleri sorulduğunda, “Çok seviyordum, onun için” diye cevap verirler. Ancak burada bir incelik var, doktor hastasına, “Sigarayı bırak” diye ısrar etmemelidir, sadece eğer bu tempoyla sigara içmeye devam ederse gelecek birkaç yılda yüzde kaç olasılıkla başına nelerin gelebileceğini söylemelidir. Ancak aksilik bu ya, bu hasta hastane dışında doktorunun sigara içtiğini görür ve hemen “Bana bırak diyor, kendisi içiyor bu bir çelişki, bırakmayacağım” der. Siyasi açıklamalardan komşu sohbetlerine kadar pek çok konuda safsatalara rastlamak mümkündür. Bu durumda, büyük ihtimalle yukarıdaki görüşü ortaya atan siyasetçi, “Ben yanıldım” demez, başlangıçtaki hipotezine bir ekleme yaparak, “Zengine para aktarmak yoksulları rahatlatır, ancak bu etki, ilk beş yılda görülmez, uzun vadede ortaya çıkar” der. Eğer “Yazı gelirse kazanırım, tura gelirse kaybederim” derseniz yüzde 50 ihtimalle kazanırsınız, çünkü bu cümle tek uçlu bir hipotezdir. Başarısızlığı başarı diye yorumlamak: PISA Sınavı’nda 39. Çift uçlu hipoteze başka bir örnek, yazı tura atarken “Yazı gelirse ben kazanıyorum, tura gelirse sen kaybediyorsun” demektir. “Faizi düşürürsek enflasyon da düşer” inancı da ad hoc ekleme gerektirir. Diyelim ki bu doktor sigaranın zararları konusunda bilimsel bir araştırma yaptı ve uluslararası hakemli dergiye gönderdi. Çünkü bu çift uçlu bir hipotezdir, çürütülmesi imkânsızdır. Benzeri şekilde muhalefet partilerinin geçen seçime göre oylarını artırdıklarını söylemeleri de safsatadır; seçmen sayısı arttığı için oyları artmıştır, ancak iktidara gelememişlerdir. ",Kimi önermeler, fikirler kulağa hoş gelirler ama özlerinde safsatadan ibarettirler. olduğumuzda bu durumu bir gelişme saymak da bir tür safsatadır. Çünkü faizin düşmesi enflasyonu artırabilir, bu durumu açıklamak için “Enflasyon düşmedi, çünkü esnaf tamahkâr davrandı, aşırı zam yaptı” dediğimiz zaman yine bir ad hoc ekleme yapmış oluruz. Bu görüş doğrultusunda zenginlere önemli miktarda para aktardığımızı düşünelim, fakat beş yıl sonra yoksulların ekonomik durumunda hiçbir iyileşme olmadığını gözledik diyelim. Eskiden safsataya “lafügüzaf” da denilirdi. Çünkü asgari ücret açıklanır açıklanmaz her şeye zam gelir, artış öncesinde bir kilo peynir alan asgari ücretli, zamdan sonra iki kilo peynir alamaz. Bu akıl yürütme şekli, hastaya çok mantıklı gelse de aslında tamamen bir safsatadır, mantıksızdır. Bence katiller bu açıklamanın doğruluğuna samimiyetle inanırlar, tuhaflığın, safsatanın farkına varmazlar. İstanbul: Alfa Yayınları. Asgari ücreti artırmanın dar gelirlileri rahatlatacağı şeklindeki hipotez de doğrulanmaz, ad hoc ekleme gerektirir. _____________________* Warburton, N. Bir felsefe terimi olan safsata, “boş, bilimsel temelden, gerçeklerden uzak söz” anlamında kullanılıyor. İşte bu bir ad hoc eklemedir. * Bu türden eklemeler de şık gözükebilir ancak safsata niteliğindedir. Önümüzdeki hafta başka safsatalarda buluşmak üzere. Doktorların değil din adamlarının söyledikleri ve yaptıkları arasında tutarlılık bulunmalıdır. Bu oyuna “Evet” diye katılırsanız oyuna gelirsiniz, yüzde 100 olasılıkla kaybedersiniz. ",. Şimdi siz, “Olur mu, tutarlılık olmalıdır” diyebilirsiniz. Çünkü söz konusu cümle iki uçlu bir hipotezdir. Eğer safsata olmasın istiyorsak bu türden açıklamaları en başta yapmalıyız. Ad hoc eklemeler: Bir hipotezi ortaya attıktan sonra ortaya çıkan yeni durumlara bakarak bu hipoteze eklemelerde bulunmaya “ad hoc ekleme” adı verilir. Doktordan tutarlı davranmasını beklemek bir toplumsal safsatadır. Bir hipotez çürütülebilir olmalıdır, yani tek uçlu olmalıdır ancak ispatlanmasını bekleriz. Çünkü bu sınavlara katıldığımızdan bu yana 19 yıl geçmiştir, 34.

Safsatalar-I

Eskiden safsataya “lafügüzaf” da denilirdi. olmak başarı değildir. Ad hoc eklemeler: Bir hipotezi ortaya attıktan sonra ortaya çıkan yeni durumlara bakarak bu hipoteze eklemelerde bulunmaya “ad hoc ekleme” adı verilir. Çift uçlu hipotezler: Ekonomide veya psikolojide çift uçlu hipotezler şık gözükür ancak içi boş iddialardır, safsata sayılır. _____________________* Warburton, N. Önümüzdeki hafta başka safsatalarda buluşmak üzere. Başarısızlığı başarı diye yorumlamak: PISA Sınavı’nda 39. Çünkü söz konusu cümle iki uçlu bir hipotezdir. (2016) A’dan Z’ye Düşünmek. Bu akıl yürütme şekli, hastaya çok mantıklı gelse de aslında tamamen bir safsatadır, mantıksızdır. Asgari ücreti artırmanın dar gelirlileri rahatlatacağı şeklindeki hipotez de doğrulanmaz, ad hoc ekleme gerektirir. Ekim 2023’te Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi’nde safsatalar konusunda bir seminer izledim, güzeldi. Doktor tutarlı olmak zorunda değildir. Bir hipotez çürütülebilir olmalıdır, yani tek uçlu olmalıdır ancak ispatlanmasını bekleriz. Diyelim ki bu doktor sigaranın zararları konusunda bilimsel bir araştırma yaptı ve uluslararası hakemli dergiye gönderdi. İstanbul: Alfa Yayınları. Doktorun kişisel tercihlerine bakarak hastanın sigarayı bırakmaması tipik bir safsatadır. Derginin yöneticileri de bu araştırmayı yayımlamaya karar verdiler ancak tam bu sırada bu doktorun sigara içtiğini öğrendiler diyelim, araştırmayı yayımlamaktan vazgeçerler mi? Geçmezler. Eğer “Yazı gelirse kazanırım, tura gelirse kaybederim” derseniz yüzde 50 ihtimalle kazanırsınız, çünkü bu cümle tek uçlu bir hipotezdir. ",. * Bu türden eklemeler de şık gözükebilir ancak safsata niteliğindedir. İşte bu bir ad hoc eklemedir. Doktor bilim insanıdır, olayları betimlemelidir, özel yaşamında tutarlı olmak zorunda değildir. olduğumuzda bu durumu bir gelişme saymak da bir tür safsatadır. Bilimsel gerçek farklı bir şeydir, doktorun kişisel tercihi farklı bir şeydir. Çünkü bu sınavlara katıldığımızdan bu yana 19 yıl geçmiştir, 34. Ancak aksilik bu ya, bu hasta hastane dışında doktorunun sigara içtiğini görür ve hemen “Bana bırak diyor, kendisi içiyor bu bir çelişki, bırakmayacağım” der. O seminerden sonra bu konuda yazı yazmaya karar verdim. Şimdi siz, “Olur mu, tutarlılık olmalıdır” diyebilirsiniz. Doktorların değil din adamlarının söyledikleri ve yaptıkları arasında tutarlılık bulunmalıdır. Doktordan tutarlı davranmasını beklemek bir toplumsal safsatadır. Bu oyuna “Evet” diye katılırsanız oyuna gelirsiniz, yüzde 100 olasılıkla kaybedersiniz. Örneğin bir siyasetçi, “Eğer zenginlerin daha da zengin olmalarını sağlarsak, bu durumda para yoksullara doğru da akar ve onların yaşam standartlarını yükseltir” diyebilir. Ancak burada bir incelik var, doktor hastasına, “Sigarayı bırak” diye ısrar etmemelidir, sadece eğer bu tempoyla sigara içmeye devam ederse gelecek birkaç yılda yüzde kaç olasılıkla başına nelerin gelebileceğini söylemelidir. Doktor tutarlı olmalıdır safsatası: Bazen bir doktor hastasına sigarayı bırakmasını söyler, hasta da sigarayı bırakmaya karar verir. Eğer safsata olmasın istiyorsak bu türden açıklamaları en başta yapmalıyız. Çünkü faizin düşmesi enflasyonu artırabilir, bu durumu açıklamak için “Enflasyon düşmedi, çünkü esnaf tamahkâr davrandı, aşırı zam yaptı” dediğimiz zaman yine bir ad hoc ekleme yapmış oluruz. Çünkü doktorun söylemleri ve davranışları arasında bir tutarlılık bulunması şart değildir. Bu görüş doğrultusunda zenginlere önemli miktarda para aktardığımızı düşünelim, fakat beş yıl sonra yoksulların ekonomik durumunda hiçbir iyileşme olmadığını gözledik diyelim. “Faizi düşürürsek enflasyon da düşer” inancı da ad hoc ekleme gerektirir. Birkaç örnek sıralayalım:Kadın cinayetinde safsata: Bazı kadın katilleri mahkemede kendilerine niçin cinayet işledikleri sorulduğunda, “Çok seviyordum, onun için” diye cevap verirler. Siyasi açıklamalardan komşu sohbetlerine kadar pek çok konuda safsatalara rastlamak mümkündür. ",Kimi önermeler, fikirler kulağa hoş gelirler ama özlerinde safsatadan ibarettirler. Çift uçlu hipoteze başka bir örnek, yazı tura atarken “Yazı gelirse ben kazanıyorum, tura gelirse sen kaybediyorsun” demektir. Bence katiller bu açıklamanın doğruluğuna samimiyetle inanırlar, tuhaflığın, safsatanın farkına varmazlar. Bir felsefe terimi olan safsata, “boş, bilimsel temelden, gerçeklerden uzak söz” anlamında kullanılıyor. Örneğin “Çocukluktaki aşırı doyum veya doyumsuzluk ileri yaşlarda ruhsal sorun yaratır” dersek çok şey söylemiş gibi gözükürüz fakat aslında hiçbir şey söylememiş oluruz. Çünkü asgari ücret açıklanır açıklanmaz her şeye zam gelir, artış öncesinde bir kilo peynir alan asgari ücretli, zamdan sonra iki kilo peynir alamaz. ülke iken 34. Benzeri şekilde muhalefet partilerinin geçen seçime göre oylarını artırdıklarını söylemeleri de safsatadır; seçmen sayısı arttığı için oyları artmıştır, ancak iktidara gelememişlerdir. Bu durumda, büyük ihtimalle yukarıdaki görüşü ortaya atan siyasetçi, “Ben yanıldım” demez, başlangıçtaki hipotezine bir ekleme yaparak, “Zengine para aktarmak yoksulları rahatlatır, ancak bu etki, ilk beş yılda görülmez, uzun vadede ortaya çıkar” der. Çünkü bu çift uçlu bir hipotezdir, çürütülmesi imkânsızdır.